Süper spor otomobiller arasında ilk aklımıza gelen markalardan biri olan Ferrari’nin önden motorlu 250 GTO modeli markanın tarihinde efsaneleşen modellerinden biri olurken gelecekteki çizgilerini de belirleyecekti.
Bu Ferrari’ye sahip olmak bir yana, onu görmek ve dokunmak bile bir çoğumuz için hayal, çünkü 250 GTO’lar sadece 35+4 adet üretildi ve bugün garajlarda yada müzelerde de yerlerini aldılar. Hatta en son el değiştiren 250 GTO’nun satış fiyatı 38 Milyon dolardı. 38 milyon dolara ise 0 km 60 tane Ferrari FF yada 77 tane 458 Italia satın alabilirsiniz. Yada 2.800 tane Fiat 500. Peki Ferrari 250 GTO’nun bu kadar değerleri olmasının nedeni neydi? Az sayıda üretilmesi mi? Ferrari olması mı? Tasarımı, mekanik özellikleri ve performansıyla sıra dışı olması mıydı? Bu soruların hepsinin cevabını başarıyla taşıyan 250 GTO aslında efsane yarışçı Stirling Moss için tasarlandı. Ferrari, 250 GTO’nun tasarımına Sergio Scaglietti ve Giotto Bizzarrini ile birlikte başladı. Ancak Enzo Ferrari ile Bizzarrini arasında yaşanan anlaşmazlıklar sonucu Giotto Bizzarrini, ekibiyle birlikte Ferrari’den ayrıldılar. Sergio Scaglietti tarafından tasarlanan 250 GTO, 250 GT’den görevi devraldı. Ferrari tarafından geliştirilen ve üretilen bu otomobilin 4325 mm uzunluğundaki karoseri rüzgar tünelinde aerodinamik olarak tasarlandı. Ocak 1962’de yapılan basın toplantısında tanıtıldıktan sonra siparişleri alınmaya başlanan 250 GTO’da sıra oluşmaya da başladı. İki kişilik olan 250 GTO’da V12 motor bulunduğu için uzun bir burnu vardı. Özellikle burunun üst kısmında bulunan 3 adet havalandırma girişi aracın tasarımını zenginleştirirken büyük farları ve mütevazi ızgarası vardı. Şasisi 250 GT üzerinden geliştirildi. 250 GTO’nun boru tipi şasi üzerinde 3.0 lt’lik üstten tek eksantrikli V12 motor görev yapıyordu. 5 ileri manuel şanzımana sahip olan bu araçta kuru karter yağlama bulunurken bujiler ise silindir bloğunda değil, silindir kapağındaydı. Özellikle çift ateşleme bobini ve her iki silindirdeki Weber marka çift boğazlı karbüratörler motor devrinin yükselmesinde etkiliydiler. Litre başına 102 HP sunan 60 derecelik V12, 7400 d/d’de 300 HP sunarken 9.8:1’lik yüksek sıkıştırma oranı aracın maksimum hızının 280 km/s’ye ulaşmasına destek oluyorlardı. Bu hız ise 250 GTO’nun üretildiği dönem olan yani 1960’ların başında rekor kırması için yeterliydi ve 0-100 km/s hızlanması ise 6.2 saniyeydi. Boş ağırlığı 880 kg olan 250 GTO’nun yüksek performansını kontrol edebilmek için 250 GT SWB Berlinetta’daki gibi 4 tekerlekte diskli frenler görev yapıyordu. Bu araçta ayrıca helezon yaylı arka süspansiyonlar ve viraj denge çubuğu vardı. Ayrıca 130 litrelik yakıt deposu bulunan 250 GTO’da yakıt tüketim değerini ise merak etmiyor da değiliz. Aracın iç mekanı oldukça sadeydi ve içerisinde yedek lastik bulunan küçük bir de bagajı vardı. Ferrari’nin süper spor modeli olan 250 GTO’nun üretimi 1964’te sona erdi ve İtalyan üretici GTO (Gran Turismo Omologato) kelimesini 1984’te 288 GTO ile yeniden kullanıyordu.
1962 ile 1964 yılları arasında üretilen 250 GTO’lar arasında küçük farklar olsa da ilkinden 35,ikinci seriden 4 adet üretildi. Ferrari’ler için sert kullanım sunduğu söylenir.Bu 250 GTO için de geçerliydi:Sert,hızlı ve keyifli !
60 derece açılı V12 motor,300 HP gücündeydi. Sadece 4 adet üretilen ikinci nesil 250 GTO’da ise 400 HP gücünde,4.0 lt’lik motor vardı. GT yarışlarında 250 TR modelini de geride bırakan 250 GTO,1962,1963 ve 1964 yıllarında şampiyon oldu.Fabrika takımının dışında da yarışlarda çeşitli başarılar elde etti.